Kanada’da geçtiğimiz günlerde çıkan yasayla ülkenin Google’dan her yıl 74 milyon dolar telif ödemesi alacağı bildirilmişti. Dijital Telif Yasası düzenlemesinin henüz çıkmaması dijital yayıncılıkta birçok sorunu beraberinde getiriyor. Türkiye İnternet Medya Birliği Başkanvekili Avukat Cüneyd Altıparmak konu ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Avukat Altıparmak, “Şu an yaşananın hırsızlıktan farkı yok. Dijital Telif Yasası çıkmadığı için hırsızlığın bir cezası da yok. 120 yıl önceki anlayışla yapılan kanun, bugünkü internet çağında hiçbir eseri koruyamaz. Yeni bir düzenleme acilen yasalaşmalı.” dedi.
Avustralya, Fransa, Almanya, Kanada gibi birçok ülke Google ve META’ya karşı telif yasalarını hayata geçirerek internet haber siteleri başta olmak üzere birçok dijital yayıncıya telif hakkı getirdi. Çıkarılan yasalar sonrası Google ve META yayıncılara telif ücreti ödemeyi kabul etti. Türkiye’de Dijital Telif Yasası’nın henüz hayata geçmemiş olması nedeniyle Google başta olmak üzere arama motorları yayıncılara telif ödemesi yapmıyor.
Konunun uzmanlarından Türkiye İnternet Medya Birliği Başkanvekili Avukat Cüneyd Altıparmak, “Dijital Telif Yasası acilen çıkmalı. Bir eserin izinsiz ve bir bedel ödenmeden kullanılması hırsızlıktır, yasanın olmaması da hırsızlığı cezasız bırakmaktır.” dedi.
DİJİTAL TELİF YASASI İÇİN GÖZLER TBMM’DE
Dijital Telif Yasası için bekleyiş sürüyor. Dijital yayıncılık yapanların, Google’dan ve izinsiz haber kullanımlarından telif almasını öngören yasanın benzerleri, Kanada, Avustralya, Fransa, Almanya ve birçok AB ülkesinde hayata geçirildi. Yasa aile birlikte Google birçok ülkede telif ödemesi yapmayı kabul etti. Böylece dijital yayıncılar emeklerinin karşılığını alma hakkı kazandı. Türkiye’de benzer bir çalışma yürütülüyor. Yasanın bir an önce hayata geçmesi için gözler TBMM’ye çevrilmiş durumda.
“HUKUKİ OLARAK BİR BOŞLUK VAR”
Türkiye İnternet Medya Birliği Başkanvekili Avukat Cüneyd Altıparmak, sabah.com.tr’den Onur Şahanoğlu’na yaptığı değerlendirmede, dijital telif konusunun ‘çok katmanlı bir olgu’ olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
Konunun görünenden fazla boyutu var. Haber içerikleri, sosyal medya içerikleri, dijital kanallardaki görüntüler, internet medyası alanı vb genişlikte bir alan.
Konunun sektörel boyutu ağır basıyor. Bu konu ile ilgili sektördekilerin tümünün bilgisine başvurulması şart.
Ortada bir hukuki olarak bir boşluk var.
“FİKRİ SANAT ESERLERİ KANUNU İNTERNET ÇAĞINDA ZORLANMAKTA”
Altıparmak, internetin çok hızlı kendisini yenilediği bir ortam olduğuna dikkat çekerek, “Temel olarak, 5846 s. Fikir ve Sanat Eserleri Kanuna göre sahibinin özelliğini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini kapsamına almaktadır.
Fakat bu tanım, gelişen çağı ihata etmek de zorlanmakta.” ifadelerini kullandı.
“DİJİTAL ESERLER YASASI VE BİR KURULA CİDDİ İHTİYAÇ VARDIR”
Dijital Telif Yasası’nın hukuken de acil bir ihtiyaç olduğunu belirten Altıparmak sözlerine şöyle devam etti:
Dijital eser kavramının tüm alt dalları ile bir arada ele alan dijital eserler yasasına ve bu yasanın düzenleyici kararlar alabilecek bir kuruluna ciddi anlamda ihtiyaç var.
“120 SENE ÖNCEKİ ANLAYIŞLA YAZILAN KANUN İLE OLMAZ”
Fikri Sanat Eserleri Kanunu’nun, 1907 tarihli Alman Telif Kanunu’ndan yapıldığını vurgulayan Altıparmak, “Bilişim ve internet ikilisinin geliştiği bu çağda hıza yetişebilmenin ön koşulu çağa uygun mevzuattır. 120 sene önceki anlayışla yazılan kanun ile olmaz. FSEK’te yasa koyucu özellikle 1995, 2001 ve 2004 tarihlerinde önemli değişiklikler yapıldı. Ancak bu ihtiyaca karşılık vermiyor. Asıl yapılması gereken yeni bir yasanın çıkarılmasıdır.” dedi.
“DİJİTAL TELİF YASASI BAĞIMSIZ OLARAK YAZILMALIDIR”
Altıparmak sözlerini şöyle sürdürdü:
Dijital Telif Yasası bağımsız olarak yazılmalıdır. Tıpkı 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun gibi bir kanun veya bu kanunun içine bu mevzuatın yerleştirilmesi yöntemi.
Bu da olmuyorsa FSEK’e ayrı bir bölüm açılarak Dijital Telif Hakları ve Korunması başlığı altında yeni düzenlemeler eklenmeli ve diğer düzenlemeler ile uyumu tesis edilmelidir.
“KES-KOPYALA HIRSIZLIĞI DA UNUTULMAMALI”
Dijital Telif Yasası’nın bir başka boyutunun da kes-kopyala hırsızlığı olduğunu ifade eden Altıparmak, “Başta Google olmak üzere benzeri arama motorları bu konuda kayıtsız kalıyor ve bu haksız durumla mücadelenin bir parçası olmayı tercih etmiyor. İnsanlar bilgiye sitelerden değil arama motorlarından ulaşıyor. Gelişen bu çağda, arama motorlarının telif hassasiyetini arttırması ve gerekirse bu tip konularda kendisinin müdahil olması lazım.” diye konuştu.
Altıparmak, dünyadaki modellere atıfta bulunarak şöyle devam etti:
Tüm dünyadaki örnekleri böyle. Telif hakkını korumak “hileli” biçimde içerik kopyalamanın önüne geçilmesi için tedbirleri almak için düzenlemeler yapmak zorunda.
“YASA OLMADAN HAK ARAMAK ZORLAŞIYOR”
Ülkelerin arama motorlarına karşı hak arayışı için vatandaşına zemin hazırlamak durumunda. Bu olmadan uluslararası alanda bir gazetenin, muhabirin hakkını araması da zorlaşıyor.
Bugün birçok ülke bu konuda düzenlemeye gidiyor.
“BİR ESERİN İZİNSİZ KULLANILMASI HIRSIZLIK YASA OLMAYINCA CEZASIZ KALIYOR”
Altıparmak son olarak şu ifadeleri kullandı:
Bir eserin izinsiz kullanılması hırsızlıktır, yasanın olmaması da hırsızlığı cezasız bırakmaktır.